Süpermen Türk Olsaydı Pelerinini Annesi Bağlardı, Ahmet Şerif İzgören
Bazı kitaplar vardır, sizinle konuşur. Okumaya başlayınca fark edersiniz. Arkadaşınız olurlar. Ara sıra, evde dolaşırken karşılaşır, sayfalarını koklar, karıştırırsınız. s. 13
Kendi hayatını yaşayamayan insanlar, çocuklarının hayatını yaşar. Süpermen Türk olsaydı pelerinini kesin anası bağladı. Bir de uçarken arkasından bağırır: Varınca çaldır oğlum. Bırak uçsun artık! s. 17
1950'lerin başı. Köylerde kahvehane yoktur, kütüphaneler kurulur. Sonra bu işlere siyaset karışır; Demokrat Parti, Cumhuriyet Halk Partisi...Derken kütüphaneler kapanır, kahvehaneler açılır. s. 23
Dokunduğunuz her yere değer katabilirsiniz. s. 29
Anadolu'da "Emeksiz yemek olmaz " derler. s. 35
Allah aşkına aranızda bugün yaşadığımız sorunları bilmeyen var mı? Adım atıyor musunuz, atmıyor musunuz; tüm fark burada. s. 47
Siz de bazen başaramayabilirsiniz ama en azından örnek olursunuz. Bunun adı zaten başarmak. s. 48
Yeriz kuralları biz. Kırmızı ışık nedir trafikte?
- Dur
Yeşil?
- Geç
Sarı?
- Hızlı geç. s. 61
Evladınıza ne araba bırakırsınız, ne ev, ne de başka bir miras. Evlada sadece değer kavramları bırakırsınız. s. 80
Üç tür adam vardır.
Birinci tür, hep başkalarının üzerinden geçinir.
İkinci tür, sırf kendisi için çalışır (Sistemin yetiştirmeye çalıştığı insan grubu bu).
Üçüncü tür, kendisi ve ülkesi için çalışır. s. 150
İki insanın iyi geçinmesi kusursuz olmalarıyla değil, birbirlerinin kusurlarını hoş görmeleriyle sağlanır. s. 110
Farklı inançtaki, düşüncedeki, ırktaki, tercihteki hiçbir insan sizden daha aşağı veya daha yukarıda değildir. s. 122
Tüm bildiklerimiz başkalarından öğrendiklerimizdir. s. 138