Saatleri Ayarlama Enstitüsü, Ahmet Hamdi Tanpınar
“Eski şapkalarımız, ayakkabılarımız, elbiselerimiz gün geçtikçe bizden bir
parça olmazlar mı? Onları sık sık değiştirmek isteyişimiz de bu yüzden değil
midir? Yeni bir elbise giyen adam az çok benliğinin dışına çıkmışa benzer:
kendinden uzaklaşmak, ona bir değişikliğin arasından bakmak ihtiyacı yahut ben
artık bir başkasıyım diyebilmek saadeti.” (s.16)
“Şu hakikati kendi hayatım bana öğretti: İnsanoğlu, insanoğlunun
cehennemidir. Bizi öldürecek belki yüzlerce hastalık, yüzlerce vaziyet vardır.
Fakat başkasının yerini hiçbiri alamaz.” (s.186)
“Bazı insanların ömrü vakit kazanmakla geçer. Ben zamana, kendi zamanıma
çelme atmakla yaşıyordum.” (s.200)
“Hayatlarına biraz duygu, istisnai zamanlar katmak istiyorlar. Herkes kendi
boşluğunu bir parça duygu ile doldurmak, kendini süslemek istiyor.” (s.231)
“Hayat yürüyor, Hayri Bey... Siz kelimelerle zehirlenin durun, hayat her
gün yeni bir şey keşfediyor.” (s.233)
“Hayatı güçleştiren şeylerden hoşlanacak yaşta değilim.” (s.251)
“İnsan talihi bu idi. Hiç kimse yıldız olarak kalamıyordu. Muhakkak
hayalimizdeki yerinden inecek, herkese benzeyecekti.” (s.275)
“Siz tecrübe kelimesinin hakiki manasını bilmiyorsunuz. Tecrübe sahibi
demek, yıpratılmış olmak, muayyen hudutta ve muayyen fikirlerde donmuş olmak
demektir. Bu cins insanlardan bize hiçbir zaman hayır gelmez.” (s.332)
“Ben aşktan daima kaçtım. Hiç sevmedim. Belki bir eksiğim oldu. Fakat
rahatım. Aşkın kötü tarafı insanlara verdiği zevki eninde sonunda ödetmesidir.
Şu veya bu şekilde... Fakat daima ödersiniz. Hiçbir şey olmasa, bir insanın
hayatına lüzumundan fazla girersiniz ki bundan daha korkunç bir şey olamaz...”
(s.341)